Son günlerde Van Kamuoyunda yaklaşan rektörlük seçimi ile ilgili saçma sapan söylemler ileri sürülüyor. Efendim seçilecek rektör ille de ille Vanlı olmalıymış. Sanki Vanlı olmak tek başına evrensel bir hüner meziyet ya da meslekmiş gibi bu dar otarşik mahalli taşra epiğini ve tavrını yücelten tutumu bir Vanlı olarak kınıyorum. Hem de bu şehrin mezarlığında en az yedi dedesi yatan bir Vanlı olarak kınıyorum.

Hatırlatırım efendiler Vanlı olmak tek başına evrensel bir meziyet ve meslek değildir. Kategorik olarak Vanlı olmayanlara bu hakkı uygun görmeme hakkını nereden alıyorsunuz. Efendiler Köye muhtar seçmiyoruz. Üniversite gibi evrensel bir kuruma rektör seçiliyor. Bu mantık: "Bizim köyün bulgurunun üstüne bulgur tanımam sığlığından başka bir şey değildir". Sanırım üniversite ile köyü karıştırıyorsunuz. (Gerçi bunda da çok haksız sayılmazsınız) son dönemlerde üniversiteler ne yazık ki köy mantığına büründü. Yine de tarihe not düşme adına hatırlatırım; Yapılacak seçim köy muhtarlığı seçimi değil evrensel bir kurum olan üniversiteye rektör seçimidir. Vanlı bir akademisyenin de aday olma hakkı var eğer yöneticilik kabiliyeti ve istidadı varsa rektör Vanlı da olabilir. Bunda bir beis yoktur. Van’da doğmak bütün akademik kariyerini Van’da yapmak ya da ömrünü Van’da geçirmek akademik hayat için bir artı değil kusura bakmayın bazen eksiklik ve kusurda olabilir. Şimdi bunları meziyetin en tepesine çıkaran mantığı anlamış değilim.

Doç. Dr. Sait Ebinç

Yazarın Sitemizdeki diğer yazıları için TIKLAYINIZ

Editör: Nihat Işık