ÇOK AYIP!
Savaş, siyaset yazmayalım, normal yaşamdan söz edelim...
Mesele bizim kahvaltı salonlarımız, daha doğrusu Van'ın kahvaltı salonları…
Ne mi olmuş kahvaltı salonlarımıza?
Hani bilirsiniz, burada havalar müsaade ettikçe sokakta yapılır kahvaltı.
O nedenle de "kahvaltıcılar sokağı" diye bir yer var, yan yana dizilmiş salonların hemen önünde kahvaltı masalarının dizildiği bir de sokak var.
Eşiyle, çocuğuyla, arkadaşı, ya da misafiriyle gelenler burada hem serin bir sabahın, hem de nefis yiyecekler kokan bu sokağın keyfini çıkarırlar.
Ve yine bilirsiniz, Van kahvaltısı dünya çapında ünlü, çünkü Guinness rekorlar kitabına girdik geçen yıllarda…
Gelen turist de, yakın çevre illerden insanlar da bunu biliyor, hatta bu tanıtım sayesinde İstanbul'dan özel olarak kahvaltı için gelenlerin olduğu bile söyleniyor.
İşte bu derece ünlü kahvaltımızın yine ünlü kahvaltıcılar sokağında, ya da salonlarında diyeyim, hoş olmayan bir şey var;
Hani başlığa "çok ayıp!" diye yazdım ya, hakikaten çok ayıp bir şey oluyor, o da, bu salonlarda çalışan garsonların yüksek sesle bağırarak salonlarının adını söylemeleri ve var olan yiyecekleri tek tek sıralayarak, neredeyse müşterinin kolundan çekerek kendi masalarına oturtmaları…
Yani sabah sokağa girdiğinizde tam anlamıyla bir müşteri kapma yarışı var.
Artık kim daha gür bir sesle bağırıyorsa, kimin daha çok çenesi kuvvetliyse o kazançlı çıkıyor…
Şimdi niye ayıp..?
Üç yönden ayıp!
Bir;
Ey patronlar, o genç garsonlara yazık, çocukları bağırtarak madara etmeye gerek yok.
İki;
Yanınızdaki salondan müşteri çalınca iyi bir iş mi yapmış oluyorsunuz ey patronlar, bırakın müşteri hangi masayı tercih ediyorsa oraya otursun..!?
Üç;
Gelen müşterinin gittikten sonra sizin için ve Van için neler söyleyeceklerini tahmin etmiyorsanız hakikaten çok ayıp ediyorsunuz!
Gelip sizi bu halde gören müşteri gittikten sonra sizin hakkınızda ve Van hakkında çok iyi şeyler konuşmayacak bundan emin olabilirsiniz.
Haa, "umurumuzda değil, bizim işimiz para kazanmak" diyorsanız birkaç kat daha ayıp ediyorsunuz, evet, para kazanın ama biraz da saygı kazanın, hem kendinize, hem kentinize saygı kazandırın, hakikaten sokağınızdaki davranış hoş karşılanmıyor dışarıda bilginiz olsun!
İlan asın, tanıtım yapın, reklam yapın ama bu şekilde insanları kollarından tutarak, bağırarak insanları masanıza oturtmayın, ne Van'a, ne size, ne de Guinness'e hiç yakışmıyor, hakikaten çok ayıp!
Bağlı olduğunuz odalar ne der, zabıtalar ne yapar, ne eder, bilmiyoruz, ama birilerine ihtiyaç duymadan kendinize düzen verirseniz çok iyi olur, çünkü o sokağa ve hiç birimize bu davranış yakışmıyor!
Tamam, insanları "buyur" edin ama üslubunca lütfen..!
Sitedeki diğer köşe yazıları için Tıklayınız