Diyarbakırlı Ramazan Hoca  Neden Öldürüldü?

Filozof lakaplı Diyarbakırlı Ramazan Hoca'nın bıçaklanarak öldüğü haberi yayıldı. Peki Diyarbakırlı Ramazan Hoca kimdir? Diyarbakırlı Ramazan Hoca'yı kim öldürdü? Diyarbakırlı Ramazan hoca öldü mü?

Diyarbakır Ulu Camii'nde İslam'ı vatandaşlara anlatarak tanınan ve sembol bir isim haline gelen Ramazan Böçkün, İstanbul Fatih'te bir kişi ile yaşadığı tartışmanın ardından bıçaklanarak hayatını kaybetti.

Tartışma Kanlı Bitti

Olay, Fatih Kocamustafapaşa Caddesi'ndeki bir iş yerinde gerçekleşti. "Filozof Ramazan" olarak bilinen Ramazan  Böçkün, iş yerinde bilinmeyen bir nedenle bir kişi ile tartışmaya başladı.

Tartışma hızla kavgaya dönüştü, ve kavga sırasında bıçaklanan Filozof Ramazan lakaplı Ramazan Pişkin ağır yaralandı. Saldırgan olay yerinden kaçarken,  Böçkün sağlık ekiplerince hastaneye kaldırıldı.

Tüm müdahalelere rağmen Ramazan  Böçkün hayatını kaybetti. Polis, şüphelinin yakalanması için çalışmalarına devam ediyor. Diyarbakır'ın sembol isimlerinden biri olan "Ramazan Hoca", sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla geniş bir takipçi kitlesi edinmişti.

Ramazan Hoca Kimdir?

Diyarbakır’ın sevilen simalarından olan ‘Ramazan Hoca’ Ramazan  Böçkün akıl sağlığı yerinde olmadığı gerekçesiyle Elazığ Fetih Sekin Şehir Hastanesi Psikiyatri Bölümünde tedavi altına alındı.

Diyarbakır`da yıllardan beridir tarihi Ulu Camii`nde ücretsiz olarak hizmetlerde bulunan ve ziyaretçilere caminin tarihiyle birlikte İslam`ı anlatan Ramazan  Böçkün, tedavi altına alındı.

Diyarbakırlı 47 yaşındaki Ramazan  Böçkün, kendini İslamiyet’e adamış. Küçük yaşlardan beri İslam’ı araştırıp dini kitaplar okuyan Ramazan  Böçkün, bir süre sonra çevresinden “Deli” damgası yemeye başladı. Hiç kimseyi umursamayan Ramazan Böçkün, küçük yaşlardan araştırıp öğrendiği bilgileri Ulu Cami’de vatandaşlara anlatmaya başladı.

Diyarbakır'da "Ramazan hoca" olarak tanınan Ramazan Pişkin, İstanbul Fatih'te işlettiği çay ocağında bıçaklanarak öldürüldü. Olay, saat 14.00'da Fatih Cerrahpaşa Kocamustafapaşa Caddesi üzerinde bulunan 'Diyarbakırlı Ramazan Hoca'nın Yeri" isimli çay ocağında meydana geldi.

Edinilen bilgiye göre, Diyarbakır'da Ulu Camii'ndeki konuşmalarıyla sembol isim haline gelen ve "Ramazan hoca" olarak tanınan Ramazan Pişkin, dükkanında bıçaklandı. Ramazan Pişkin, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Ramazan Hoca'yı bıçaklayan kişi ya da kişiler ortadan kayboldu. Ramazan Hoca'nın öldürüldüğü yerde seccadesinin serili olduğu görülürken, namaz kılarken öldürüldüğü iddia edildi.

Öldürülmeden önce çok tedirgindi

Halil İbrahim Galya isimli vatandaş, "Dün akşam saat 20.00'da 3 arkadaş buraya geldik. Biz geldiğimizde ışıklar kapalıydı. İçeride oturup bir süre muhabbet ettik. 3 arkadaşım ile kendisinden tespih aldık. Ondan sonrada çıktık. Kendisinde biraz tedirginlik vardı. Biz onu hissettik çünkü ışıkları kapalıydı. Videolarında da dediği gibi sürekli tehdit edildiğini söylüyordu. Kendisine neden Diyarbakır'dan buraya taşındığını sordum. Bana orada anlattıklarımı burada da anlatmaya çalışacağım dedi" diye konuştu.

Ramazan Hoca'yı kim tehdit ediyordu?

Ramazan Pişkin, son dönemde yayınladığı videolarda, tarikat ve cemaatlere yönelik açıklamaları nedeniyle tehdit edildiğini, zaman zaman bazı kişilerin gelerek dükkanında kavga çıkardıklarını anlatmıştı. Cinayetin ardından Ramazan Hoca'nın Selahattin Demirtaş'ı eleştirdiği ve DEM Partilileri eleştirdiği videoları sosyal medyada dolaşıma girdi. Ramazan Pişkin, bugün Diyarbakır'da toprağa verilecek.

Son videosunda neler anlatmıştı?

Sosyal medya fenomeni de olan Ramazan Pişkin, son yayınladığı videosunda "Benim üzerimde yoğun bir kampanya var maalesef. İsmi önemli değil, ben cahil insanlarla kendini bilmez, edepten, ahlaktan yoksun insanlarla benim hiçbir ilişkim olamaz. Ne dünyada ne ahirette... Ben tüm tarikatlar sapıktır dememişimdir. Hurafeler var, maalesef rant kapılarına dönüşmüştür. Mutlak manada hepsi değil. Genel anlamda sıkıntıdırlar. Ben topyekün hepsi sapıktır demiyorum. Tek tük bazen iyi hoca ve şeyhlerimiz var. Genel olarak tarikatlarda hurafeler doludur. Tasavvuf ve tarikat bir yorumdur, sizi bağlar. İslam ve Kur'an'ın bir parçası değildir. Mezhep gibi bir yorum da sizi bağlar." demişti.

Editör: Nihat Işık